
Kovanların
taşınması ilkbahar sonu ve yaz başlangıcında sahil ve ovalardan yüksek
yaylalara; yaz sonu ve sonbaharda ise çam ve sahil bölgelerine olur.
Gezginci Arıcılıkta Dikkat Edilecek Hususlar
Önceden
gidilecek yerin bitki örtüsü, nektar ve polen zenginliği
araştırılmalıdır. Konaklama yeri, rüzgar almayan ve sel yataklarının
dışında olmalıdır. Konaklama yeri olarak; tepelerin güney-doğu
yamaçları, zirai mücadele ilaçlaması yapılmayan ve ana yoldan uzak
yerler tercih edilmelidir.
Gezginci
arıcılık yapılacak bölge bulaşıcı ve yayılıcı arı hastalık ve
zararlılarından ari olmalıdır. Arılıklar arasındaki mesafe doğal florada
1 km'den, narenciye, ayçiçeği, pamuk ve çam gibi yoğun nektar veya
salgının olduğu yerlerde ise 500 metreden az olmamalıdır. Arılıklar
arası mesafenin hesaplanmasında bölgedeki ballı bitkilerin yoğunluğu,
nektar veya salgı üretme kapasiteleri ve arılıkların kovan sayıları
dikkate alınmalıdır. Aksi halde mevcut potansiyel, koloni sayısının
azlığı nedeniyle ya yeterince ya da koloni sayısının fazlalığı nedeniyle
ekonomik olarak değerlendirilemez.
Gezginci
arıcılığın temel unsuru olan arı nakillerinde; yükleme, nakil ve
indirme işlemleri sırasında kovanlar sarsılmamalıdır. Kovanlar tam dolu
olarak taşınmamalı, yeterli havalandırma sağlanmalıdır. Nakiller gece
yapılmalı, çok uzun yollarda, arılar ara konaklama yerinde gündüz
açılarak dinlendirilmelidir.
Zirai Mücadele İlaçları ve Arıcılık
Hızla
artmakta olan dünya nüfusunun beslenme ihtiyacını karşılayabilmek için
bitkisel ve hayvansal üretimin artırılması temel bir hedef olarak ortaya
çıkmaktadır. Bitkisel üretimin artırılmasında pek çok teknik
kullanılmaktadır. Bu tekniklerin tam anlamıyla verime yansıması ancak
tarımı yapılan bitkilerin hastalık ve zararlılarına karşı etkili bir
mücadele ile mümkündür. Kültür bitkilerinde zarar veren çeşitli
hastalıklara, böcek ve yabancı otlara karşı zirai mücadele yapılmakta ve
genellikle kimyasal ilaçlar kullanılmaktadır. Bu kimyasal ilaçlar hem
bal üreten, hem de bitkilerin tozlaşmasında hayati öneme sahip olan bal
arılarına zarar vermekte, onların ölümlerine neden olmaktadır.
Tarımda
kullanılan ilaçların bal arılarına olan zararlı etkileri; kullanılan
ilacın cinsi, uygulama yeri ve zamanı, uygulanan dozu, etki süresi,
ilaçlama yöntemi, ilaçlama günlerindeki meteorolojik koşullar gibi pek
çok faktöre bağlı olarak değişebilmektedir. Hatalı ve tekniğine uygun
olmadan kullanılan bazı zirai mücadele ilaçlarıyla kirlenen su
kaynakları ve polen tozları, çok sayıda ergin arı ve yavru ölümlerine
neden olmaktadır. Toz halinde kullanılan zirai ilaçlar, sıvı halde
atılan ilaçlara oranla arılar için daha zararlıdır. Çünkü toz halindeki
ilaçlar, daha kolay yayılır ve polenle birlikte kovana taşınabilirler.
Arıların İlaç Uygulamalarından Korunması
Arılar,
arı ürünlerinin üretimi yanında, bitkilerde tozlaşmayı sağlayarak meyve
ve tohum oluşumuna da yardım ederler. Bu nedenle bal arılarının
korunmasında arıcılarla birlikte bitki üreticilerine de görevler
düşmektedir. Bu anlamda, arılarla çiçekler arasında milyonlarca yıldan
beri var olan karşılıklı yarar ilişkisine dayanan işbirliği, bitki
üreticisi ile arıcı arasında da sağlanmalıdır. Arıların ilaç
uygulamalarının zararlı etkilerinden korunmasında arıcı, bitki üreticisi
ve Devlet tarafından alınabilecek bazı önlemler aşağıda sıralanmıştır.
Arıcılarca Alınabilecek Önlemler
*Daha az risk taşıyan bir arılık yeri seçilmelidir.
*Kolay taşınabilen, havalandırması iyi, gezginci arıcılık için uygun kovanlar kullanılmalıdır.
*Kısa süre etkili ilaçlar kullanılarak yapılan ilaçlamalarda, kovan
içerisine su emdirilmiş sünger bırakmak, yeterli havalandırma sağlamak
ve kovanların üzerine ıslak çuval veya bez örtmek suretiyle arılar 1-2
gün kapalı tutulabilir.
*Uzun süre kalıcı etkili ve arılar için çok tehlikeli ilaçların
kullanılması durumunda koloniler ilaçlama sahasından en az 7-8 km
uzaklıkta emin bir yere taşınmalıdır.
*Arılıkta suluk bulundurularak arıların tehlikeli olabilecek başka kaynaklardan su almaları en aza indirilmelidir.
Bitki Üreticilerince Alınabilecek önlemler
*Bir zorunluluk yoksa ilaçlamalar bitkilerin çiçeklenme dönemlerinde yapılmamalıdır.
*Arılar için daha az tehlikeli olan ilaçlar seçilmelidir.
*Toz ilaçlar yerine sıvı ilaçlar tercih edilmelidir.
*İlaçlamalar arıların kovanda oldukları akşam saatlerinde yapılmalıdır.
*Kullanılan ilaç ve ilaç atıkları sulara bulaştırılmamalıdır.
*Bitki üreticisi, ne zaman ilaçlama yapacağını ve hangi ilaçları kullanacağını çevresindeki arıcılara önceden bildirmelidir.
Devletçe Alınabilecek önlemler
*Arılar için daha az zararlı ilaçların üretim ve kullanımına öncelik verilmeli, bitki üreticileri bu yönde teşvik edilmelidir.
*Arıcılar ve bitki üreticileri, mücadele ilaçlarının arılar üzerindeki etkileri konusunda eğitime tabi tutulmalıdır.
*Arıların meyve ve tohum üretiminde ürün miktarı ve kalitesine olan katkıları bitki üreticilerine açıklanmalıdır.
*Konuyla ilgili kanun, tüzük ve yönetmelikler hazırlanmalı ve bitkilerle
arılar arasında milyonlarca yıldır süregelen karşılıklı yarar ilişkisi
ve işbirliği, arıcı ve bitki üreticisi arasında da sağlanmalıdır.
http://www.aricilik.info/aricilik-bilgileri/aricilik/gezginci-aricilik-ve-arilarinin-zirai-mucadele-ilac-uygulamalarindan-korunmasi.html
0 yorum:
Yorum Gönder